Sebebi sadece romantizme ya da aşka bağlı değilmiş...
Aşkın ilk alevlendiği noktada, karşı konulmaz bir çekimle ortaya çıkan öpüşme aslında sadece romantizmle ilgili değil!
Dudakları başka tene dokundurmak sinir sistemimizi etkileyen içgüdüsel bir durum olsa da, öpüşmek insan sağlığı için de çok yararlı!
Tarihte saygı ifadesi olarak ortaya çıkan öpüşme, sonraki dönemlerde aşkın bir ifadesi olarak da kabul edilmiştir. Öpüşme anında ağız ve dudaklardaki sinir uçlarının uyarılmasıyla kan dolaşımı hızlanıyor, nabız yükseliyor, adrenalin ve mutluluk hormonları vücuda salgılanıyor.
Hamileler dikkat!
İngiltere'deki Leeds Üniversitesi'nde yapılan araştırmaya göre göre, bu alışkanlık özellikle hamilelikte tehlikeli olan bir bakterinin erkekten kadına geçmesine imkân tanıyor. Milliyet'in haberine göre, tükürük içinde saklanan bakteri 'Sitomegalovirüs', normalde çok ciddi bir soruna neden olmuyor. Ancak kadınlarda hamilelik döneminde tehlike oluşturuyor. Doğmamış bebeklerin ölümüne sebep oluyor ya da bebekte sağırlık gibi kalıcı hasarlar bırakıyor. Mikrobun yayılmasına aracı olan öpüşme bir yandan bakteriye karşı bağışıklık kazanmaya da yarıyor. Uzun süre aynı insanla öpüşüldüğünde sitomegalovirüsün yarattığı etkilere karşı bağışıklık sağlanıyor.
Tükürükteki evrim...
Leeds Üniversitesi'nden Dr. Colin Hendrie, 'Medikal Hipotez' dergisinde yayımlanan çalışmasında "Belirli bir erkeğin sitomegalovirüsüne karşı bağışıklık kazanmak yine ağızdan ağıza özellikle de erkeğe göre daha kısa olan kadına tükürük akışı ile gerçekleşir. Altı ay boyunca belli bir insanla öpüşmek bu bakteriye karşı bağışıklık sağlar" diyor.
Kısa bir öpücük sırasında kadına çok küçük oranda bakteri bulaşıyor. Öpüşme uzayınca kadın vücudu bu mikroba bağışıklık kazanıyor. Araştırmacılar öpüşerek, genlerin ipuçlarını taşıyan tükürükle evrimsel bir kalite kontrol mekanizması oluşturulduğunu söylüyor.