Çünkü ağlamanın aşırı uçlarda yaşadığımız hisleri  yatıştırmak için hormon seviyesini düzenlemek gibi bir fonksiyonu vardır.
 Size ağlamayın demeyeceğim; çünkü her gözyaşı şerden  akmaz. diyordu Gandalf, J.R.R. Tolkien'in unutulmaz eseri Yüzüklerin  Efendisi'nde...
 Sizin de özellikle stres altındayken içinizden  kendinizi bir odaya kapayıp ağlayarak içinizi boşaltmak gelir mi? Bazı zamanlar  ağladığınızda kendinizi daha iyi hissettiğiniz oluyormu?
 Cevabınız 'evet' ise, yalnız değilsiniz! Size Dr.  Leslie Beth'in ağzından bu durumun nedenleri aktarmak istedik:
 Çoğumuz şöyle güzel bir ağladıktan sonra kendimizi daha  iyi hissederiz. Bu rahatlama duygusu hayali sayılmaz. Sağlam bir ağlama nöbeti  duygusal yükümüzü içimizden atmamıza yardımcı olduğu gibi, bütün vücudunuzu da  rahatlatabilir ve sakinleştirebilir.
 Göz yaşı çeşitleri
 Çeşitli gözyaşı çeşitleri vardır. Hepimiz duman, soğan,  sis ve polenler gibi çevresel faktörler nedeniyle tepkisel gözyaşları  dökmüşüzdür. Eğer dökmeseydik, gözümüz kuru ve aşırı hassas olacaktı. Bu tür  gözyaşları refleks olarak oluşur ve gözümüzü oluşabilecek herhangi bir dışsal  tehlikeye karşı korumaya yarar.
 Duygusal gözyaşlarımızın da vücudun kendi içinde oluşan  bazı toksinlere karşı korumasına yaraması ise şaşırtıcı değildir. Soğan gibi  dışsal faktörlere tepkisel olarak oluşan gözyaşlarının biyokimyasal bileşimi,  duygusal gözyaşlarınınkinden farklıdır.
 Duygusal bir deneyimden sonra ağladığımızda,  gözyaşlarımızda biriken ve stresin neden olduğu proteinler çok daha yoğundurlar.  Hatta William H. Frey, Muriel Langseth gibi kabul görmüş araştırmacılar, 1985'te  yayımlanan "Ağlamak: Gözyaşlarının Gizemi –Crying: The Mystery of Tears" adlı  kitaplarında gözyaşının önemi hakkında yazmışlardır.
 En iyi doğal ilaç
 Başka bir deyişle vücudumuzun duygusal ya da fiziksel  durumuna göre zehirli olabilecek hormonlardan kurtulması için ağlarız ve ağlama  ihtiyacı duyarız. Aşırı stres hormonları bağışıklık, kilo alma ve psikolojik  moda etki eder. Ağlamak ise sadece parasempatetik sinir sistemimizin, sempatetik  sinir sisteminin acıya, kaçışa, kavgaya, krizlere hatta yoğun bir sevince  verdiği tepkiyi yönetmesinin etkisini azaltmakta kullandığı metotlardan  biridir.
 Yani iyi bir ağlama nöbetinin, iyi haberlerle  rahatladığımızda, aşırı bir şekilde sevindiğimizde, yas tuttuğumuzda veya  korkutucu bir olaydan sonraki hislerimiz için en iyi (ve yutması en kolay) ilaç  olduğunu söyleyebiliriz.
 Tedbir olsun diye de söylemek gerek: Uzun süreli ve  tekrarlanan ağlama hali, ciddi depresyon nedeniyle doktorun reçeteli olarak  verdiği antidepresan ilaçların beyindeki kimyasal yapıyı değiştirmesiyle alakalı  olabilir.
 Ama genel olarak; gelecek sefer ağlamak istediğinizde,  kendinizi ağlamaya bırakın gitsin. Unutmayın, ağlamak bir zayıflık göstergesi  değildir.
 Kaynak:RealAge
 


